Boludan Haberin OlsunDAYIZ

Kahrolası pkk ve yandaşları



İNSAN HAKLARINDAN YANLIZCA İNSANLAR YARARLANSIN HAYVANLAR DEĞİL !

Bir kaç aydır tekrarlıyordum, “terörist sadece dağdaki silah kullanan adam değildir” diyordum. “Bir kişinin terörist sayılması için bomba koymasına gerek yoktur” diyordum. Terörü desteklemek, teröristleri alkışlamak da terörist olmak için yeterlidir. Nitekim uzun yıllar incelediğim Yeni İngiliz Terör Yasası da konuya bu cepheden yaklaşıyor. Teröre destek verdiğinizi ima etmeniz halinde dahi terör yasaları çerçevesinde gözaltına alınıyorsunuz.

Geçtiğimiz hafta bu tespitlerimize benzer yakınmalar Ordu’nun en üst düzeyinden geldi. Ordu’nun zirvesi “İngiliz terörle mücadele yasasının aynısı bizde de olsun yeter” açıklamasını yaptı. Askerler “terörle mücadelede yetkilerimiz elimizden alınıyor. Sürekli şehit vermeye başladık” türü açıklamalarını arttırmaya başladılar.

Benzeri yakınmalar polisten de geliyor. Avrupa Birliği (AB) uyum yasaları nedeniyle polis eski çalışma yöntemlerinde önemli değişiklikler gerçekleştirdi. Ancak polisin derdi eski yöntemler giderken yerine yeni ve etkili yöntemlerin gelmemiş olması. Suçlu olduğu bilindiği halde yakalananların kendisini sokakta bulması birkaç saati bulmuyor. Terör örgütleri ellerini kollarını sallayarak sokaklarda gösteriler yapıyorlar, terör liderlerini öven sloganlar atıyorlar ve güvenlik güçleri sadece olayları görüntülemek zorunda bırakılıyor. Hatta bu görüntülerin de AB yasaları çerçevesinde kayıtlarının tutulmaması gerekiyor. Kısacası poliste gelinen aşamadan memnun değil. Yeni yasaları sorunlu buluyor. Yeni yetkiler istiyor. O da en azından İngiliz polisi kadar yetkili olmak istiyor. Suçsuz bir elektrikçiyi şüphe üzerine yere yatırıp kafasından beş kurşunla vuran İngiliz polisinin arkasında duran yasaları, medyayı ve siyasetçileri gördükçe kendisinin karşı karşıya bırakıldığı durumu anlayamıyor.
Dr. Sedat Laçiner

Guantanamo’daki zor kullanma şekilleri; tutukluların vücut bütünlüğüne, sağlığına, psikolojisine zarar vermek, sanıkların geleceğe yönelik umutlarını kırma, tuvalete çıkmalarını yasaklamak, günlerce uykusuz tutmak veya düzensiz uyku saatlerine zorlamak, sıcak günlerden klimayı sıcakta, soğuk günlerde ise soğukta tutmak, inanç ve değer sistemleriyle alay etmek veya hakaret etmek, köpek ve benzeri hayvanlara karşı korkularını kullanma, yüze ıslak havlu kapatmak suretiyle boğulma hissi yaşatmak, aşırı güç kullanmak ve, cinselliği kullanmak gibi birçok uygulamayı içermektedir
(Time Magazine, 20 Haziran 2005; ABC Online 25 Temmuz 2004; The Age 14 Ocak 2005).

Şu anda Türk insanı güvenlik ile özgürlükleri arasında kaldı. İnsan haklarının eski halini almasını istemiyor. Zaten ciddi sorunlar bulunan düşünce özgürlüğünün daha çok üniformalıların elinde olmasından korkuyor. İşkence, kötü muamele vb. insan hakları ihlallerinin terör bahane edilerek yeniden gündeme gelmesinden çekiniyor. Diğer taraftan tüm bu korkular güvenlik güçlerince anlaşılamıyor. Asker de, polis de “biz Türk halkına ne yaptık ki? Sadece onlar için canımızı tehlikeye attık” diyorlar. Oysa herkes kendi cephesinden bakıyor. Manzarayı bir bütün olarak görmüyor.

İnsanlarımız tezat kelimelerin anlamları arasında boğulmuş durumdalar.İyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı ayırt edemeyecek beyin karmaşasını yaşıyorlar. Herkesin ağzında farklı anlamlara çıkan fikirler dolaşıyor. Peki sorun nedir? İnsanlarımız cahil. Sözüm meclisten dışarı, bir grup ağa koyun sürüsü güder gibi insanları çıkarları doğruldusunda gütmeye çalışıyor. Bu sadece ulusal bazda değil, uluslararası çevrede bulunan ağalar tarafından da destekleniyor.

Terörle mücadele yasası, fikir özgürlüklerinin kısıtlanmasına sebep olur mu? Evet bence olur, fakat vatan bütünlüğü ve bölünmezliği için şartsa, uluslararası platformlarda diğer ulusların oyuncağı olmayacaksak, varsın fikir özgürlüğünü terör kapsamı içerisinde kısıtlasın.

Hükümet, terörle mücalele konusunda yeni bir birim kurulması yerine mevcut bir birimi yeniden düzenlemeye karar verdi. Başbakanlık bünyesinde bulunan Güvenlik İşleri Birimi, terörle mücadelede daha aktif rol alacak.

"Terörle Mücadele Yasası ve Uygulaması En Kısa Sürede Değiştirilsin"

------------------------------------------------------------------------------------------



 
11.01.2008 17:21 - Bu haber 48.878 kişi, Mynet Haber bugün 2.342.715 kişi tarafından okundu.
Öcalan'dan şok açıklamalar  
Dün İmralı'da avukatı ile görüşen terörist başı Öcalan'ın mesajları bugün PKK'nın medya organında yayınlandı. Açıklamalarında DTP'nin yanı sıra Barzani ve Talabani'ye de ağır eleştirilerde bulunan Öcalan'ın kamuoyuna gönderdiği mesajlardan PKK'nın köşeye sıkışması ile nasıl bir panik halinde olduğu kolayca anlaşılıyor.

PKK'nın yayın organında yayınlanan açıklamada DTP'yi "çalışmamak" ve "derdini anlatamamakla" suçlayan Abdullah Öcalan, "Gerekirse beş gün Ankara'da kalın, geri kalan zamanda halk içine karışıp çalışın" mesajı ile DTP'ye yönelttiği eleştirileri sürdürdü.

BARZANİ VE TALABANİ'Yİ HEDEF ALDI
PKK'nın kan kaybından duyduğu öfkeyi Kuzey Irak yönetimine de yönelten terörist başı, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'nin "Kürtlere karşı" AKP hükümeti ile bir anlaşma yaptığını öne sürdü. Cumhurbaşkanı Gül ile ABD Başkanı Bush'un görüşmesi ile ilgili olarak ise tam bir uzlaşma sağlandığını dile getiren Öcalan, Talabani ve Barzani'nin şu an PKK'nın gerçek liderleri olduğunu söyledi.

Terörist başı, açıklamasında özellikle Talabani'yi hedef aldı. Öcalan Iraklı Kürt lider hakkında, "PKK'nin tasfiye edilmesini istediğini mi sanıyorsunuz? Aslında PKK'nin başı bugün Talabani'dir, Barzani'dir. Talabani benden daha pratik PKK lideridir." diye konuştu. 

Kaynak: Vatan

NE MUTLU TÜRK ÜM DİYENE DİMEYEN Sİ.. GİTSİN IRAKA
 

Ocak 2008 Pazartesi

Dağlıca Baskınından Kurtulan Asker PKK'lı Çıktı

 

 

Dağlıca baskınında kaçırılan askerlerden Ramazan Yüce'nin PKK ile bağlantısı ortaya çıktı.
PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan 8 askerle ilgili hazırlanan iddianamede, hakkında 6 ayrı suçtan ömür boyu hapis cezası istenen er Ramazan Yüce'nin 2002 yılında, "PKK örgütüne yardım ve yataklık yapmak" suçundan yargılanıp beraat ettiği belirlendi.
2002 yılında, Mersin'de 2 göstericinin öldüğü, 2 polis memurunun şehit olduğu 50'si polis, yaklaşık 100 kişinin de yaralandığı Nevruz kutlamalarında yakalanarak tutuklanan 148 kişi arasında o zaman 17 yaşında olan Ramazan Yüce de yer aldı.
DGM'lerin kapatılmasının ardından görevlendirilen Özel Yetkili Adana 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir süre tutuklu yargılandıktan sonra yaşının 18'den küçük olması nedeniyle tahliye edilen ve 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılanmaya başlayan Yüce, 2005'te sonuçlanan davada yaşının küçük olması ve delil yetersizliğinden beraat etti.
Er Yüce'nin ayrıca Mersin Asliye Ceza Mahkemesi'nde de ‘taş atarak güvenlik görevlilerini yaralamak, resmi araç ve işyerlerini hasara uğratmak, izinsiz gösteri yapmak, görevli memurlara mukavemet’ suçlarından da yargılandığı, yine yaşının küçük olması nedeniyle beraat ettiği ortaya çıktı.
Ben teröristim
Askeri Savcı’nın hazırladığı 19 sayfalık iddianamede de sanık er Ramazan Yüce'nin "Bizim dağdaki kızlarımız daha güzel, ben de terhis olunca dağa çıkacağım. Sivilde işimiz dağlarda gezmek. Ben askerden sonra örgüte katılacağım. Ben teröristim" dediği öne sürülmüştü.
Kaynak:http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=121976

 

 
---------------------------------------------------------------------------------------------
PKK'lının cenaze namazı kılınır mı ?
Öldürülen PKK'nın cenazesinde namaz kılınıp kıllınmayacağı için Diyanet'ten tartışılan açıklama...



20 Aralık 2007 11:08
Diyanet'in 'Devlete karşı gelenin cenaze namazı kılınmaz' sözü tartışma yarattu.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Diyarbakırlı bir avukatın sorusuna verdiği "Devlete karşı gelenin cenaze namazı kılınmaz" yanıtı tartışma yarattı. Diyarbakır'da, Muş kırsalındaki çatışmada öldürülen PKK'ların 28 Mart'taki cenazesinde çıkan olaylarda gözaltına alınanların savunmasını Cihan Aydın üstlendi. Aydın, lehlerine delil olarak kullanabileceği düşüncesiyle, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Fetva Bölümü'ne bir dilekçe göndererek, PKK'lıların cenaze namazının kılınıp kılınmayacağını sordu.

AVUKAT ŞAŞIRDI

Diyanet İşleri Yüksek Kurulu Başkan Vekili Mehmet Kaya Kurt imzasıyla gönderilen 20.04.2007'de gönderilen cevap yazısında ise Müslüman olmayanların cenaze namazının kılınamayacağı belirtilerek, "Annesini babasını öldürenlerin, yol kesenlerin, meşru devlet güçlerine karşı gelenlerin de cenaze namazı kılınmaz" denildi. Hayal kırıklığına uğrayan Avukat Cihan Aydın, "Bu yanıtı beklemiyordum. İnsanların taziyelerini sunması, ailelerin acısını paylaşması insani bir duygudur diye yanıt gelmesini bekliyordum" dedi. Diyarbakır Baro Başkanı Avukat Sezgin Tanrıkulu da, "Ölümle birlikte hukuken korunan kişinin şahsiyetinin sona erer" diye konuştu. Eski Diyanet İşleri Daire Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, din kitaplarında, kararı destekleyen yönde ifadeler olduğunu belirtirken, yine eski başkanlardan Tayyar Altıkulaç, "Diyanet İşleri Başkanlığı böyle bir açıklama yaptıysa dayanağı vardır" diye konuştu. Bahçeşehir Üniversitesi'nden Mehmet Metiner ise, "Bu insanlar bunları çok ağır koşullarda yapabilir. Hüküm doğru değil" ifadesini kullandı.

Sabah

--------------------------------------------------------------------------------------------

Müftü cenazede ağzını bozdu
10 Ekim 2007 Çarşamba 08:35
Müftü şehit cenazesinde küfretti. Ağlayarak dua eden hoca kendini tutamadı.
Niğde'de şehit cenazesinde dua eden müftü küfretti.

Şehit Piyade Komando Onbaşı Emrah Eryılmaz (21) için düzenlenen törende, İl Müftüsü Yüksel Kaymak, cenaze namazını kıldırdıktan sonra dua etti.

Kaymak, ağlayarak yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Bu Ermeni p..lerinin dersini ulus olarak millet olarak vermeyi bizlere nasip et Yarabbi. Teröristlere silah vererek, beyaz saraylarını siyah saray yapanlar utansın. Ama bu millet size de hesap soracak."

Şırnak ve Diyarbakır'da şehit düşen 15 Mehmetçik için Bursa'da kılınan gıyabi cenaze namazında ise "Ne Ermeniyiz ne Hıristiyan ne de Yahudiyiz. Hepimiz Mehmetçiğiz" yazılı pankartlar açılması dikkat çekti.
Bu haber toplam 107982 defa okunmuştur

---------------------------------------------------------------------------------------------

hepsi ermeni olanlar üzerine alınmıştır kesin. Medya şimdi çarşaf çarşaf yazar imam küfretti diye. ama merak ediyorum bu hrant dink öldüğünde sokaklara fırlayanlar 13 şehit için neredeydi? hrant da bizim mehmet de bizim diyor bazılar ama sanırım o kadar da mehmet sahiplenilmiyor yoksa bir imamın söylediğine takılıp kalınmazdı. ortada alınmış bir can var zira. Aynı zamanda pkk nın para kaynaklarının çok büyük bir bölümünü amerikadaki uyuşturucu sağlıyor. peki bu uyuşturucunun satılmasına ve kara paraya kim destek veriyor? ermeni lobileri....
SAYGILARIMLA ALLAH TÜRK Ü KORUSUN
YARDIMÇIMIZ OLSUN AMİNLERİ DUYAR GİBİYİM
TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR.BU ÜLKEYİ TÜRKLER KURDU TÜRKLER YAŞATIR GEREKİRSE BU UĞURDA CAN VERİR ERMENİLERDE SERVETLERİNE SERVET KADAR A.. KODUKLARIM.

 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol